Demokrasi tiyatrosunda muhalefet adı verilen oyuncunun görevlerinden biri, asıl önemli ve büyük icraat ve projeleri seyircinin (halkın) görüşünden saklamak, gündeme gelmemesini sağlamak. Bakınız Sansür Yasası, Eğitim Sistemi, DSÖ, Kovid Aşıları, Başıboş Köpekler vs...

Arada bir kulağa hoş gelen saçma sapan bir söz ekle, bir şey biliyor zannetsinler. Zamanımızın Twitter bilgeleri.

Hiç köyde yaşamamış, tarlada bahçede çalışmamış, hayvan otlatmamış insan ne kadar okumuş olursa olsun bir yanı cahildir.

Bir insanın yapacağı en büyük hatalardan biri, bir şeyi herkes yapıyor diye yapmak. Herkes yapıyor diye yapan insanlıktan çıkmış demektir. Sen insan değil misin? Doğru mu yanlış mı diye düşünemiyor musun?

Peygamberler hariç bu dünyada herkes az çok ajandır. Doğrular Allah'ın eğriler şeytanın ajanıdır.

Allah'tan başka neye taparsan tap şeytana tapıyorsun demektir.

Herkesin aldatıldığı zamanlarda doğruyu bilmenin en kötü tarafı, kimsenin sana inanmaması.

İnsanlar doğruyu sevmiyor. Doğruyu duymaktan hoşlanmıyor. Yalanı seviyor. Bunun bugün en güzel delili sosyal medya. Birisi bir Japon atasözü der ki diye saçma sapan bir şey paylaşıyor, herkes beğeniyle inanıp altına destek yorumları yazıyor. Birkaç tanesi, böyle bir şey yok diye yorum yazıyor, diğerlerinin hiçbiri oralı olmuyor. Hatta Türkiye'de yaşayan Japon bir adam hesap açıp böyle bir Japon atasözü yok diyor, çoğunluk hâlâ önceki yalana inanmaya devam ediyor.

Kuran'ı sadece din adamları okusun diyenlerle bilimde söz sahibi biziz diyenler aynı şeytani tarikat.

Bu zamana kadar virüs ve aşı düzenbazlığına uyanmayanlar ya onlardandır ya ahmak.