Hâsılım yok ser-i kûyunda belâdan gayrı
Garazım yok reh-i aşkında fenâdan gayrı
Ney-i bezm-i gamım ey âh ne bulsan yele ver
Oda yanmış kuru cismimde hevâdan gayrı
Perde çek çihreme hicran günü ey kanlı sirişk
Ki gözüm görmeye ol mâh-likâdan gayrı
Yetti bî-kesliğim ol gâyete kim çevremde
Kimse yok çizgine gird-âb-i belâdan gayrı
Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-i sabâdan gayrı
Bozma ey mevc gözüm yaşı habâbın ki bu seyl
Koymadı hiç imâret bu binâdan gayrı
Bezm-i aşk içre Fuzûlî nice âh eylemeyem
Ne temettu’ bulunur neyde sadâdan gayrı
———————
Yolunun başında elime geçen yok belâdan başka
Aşkının yolunda dileğim yok, yok olmaktan başka
Gam meclisinin neyiyim ey âh ne bulsan yele ver
Ateşlere yanmış kuru cismimde havadan (aşktan) başka
Perde çek yüzüme ayrılık günü ey kanlı gözyaşı
Ki gözüm görmesin o ay yüzlü sevgiliden başka
Yalnızlığım öyle bir hale geldi ki çevremde
Kimse kalmadı dönen bela girdabından başka
Ne yanar kimse bana gönlümün ateşinden özge
Ne açar kimse kapım saba rüzgarından başka
Bozma ey dalga gözyaşımın köpüğünü ki bu sel
Koymadı hiç bir yapı bu binadan başka
Aşk meclisinde Fuzûlî ben nasıl âh etmeyeyim
Ne varlık bulunur neyde feryat ve inlemeden başka
Günümüz Türkçesine çeviri: CGG
Ney taksimi eşliğinde dinlemek için aşağıdaki bağlantıya tıklayın: