Bahr-i aşka düştün ey dil lezzet-i cânı unut

Bahr-i aşka düştün ey dil lezzet-i cânı unut
Bâliğ oldun gel rahimden içtiğin kanı unut

Verdi rihletten haber mûy-i sefîd ü rûy-i zerd
Çihre-i handânı vü zülf-i perişânı unut

Çek nedâmetten göğe dûd-i dili dök kanlı yaş
Serv-i nâzı terk kıl gül-berg-i handânı unut

Gör ganîmet fakr mülkünde gedâlık şîvesin
İ’tibâr-i mansıb ü der-gâh-i sultânı unut

Çekme âlem kaydını ey ser-bülend-i fakr olan
Saltanat tahtına erdin bend ü zindânı unut

Ma’siyet dersin yeter tekrâr kıl dönder varak
Özge harfin meşkin et evvelki ünvânı unut

Levh-i hâtır sûret-i cânâna kıl âyine-dâr
Anı yâd et her ne kim yâdında var anı unut

Ey Fuzûlî çek melâmet reh-güzârından kadem
Lâhza lâhza çektiğin bi-hûde efgânı unut

Gizlilik Bildirimi
Gizlilik Bildirimi

Kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Çerez kullanımına izin vermek için lütfen tıklayın.